Bambaşka duygulara soktu bu kitap beni.Kendinizi bulduğunuz
ve kendinizden bir şeyler bulduğunuz kitaplar vardır ya bu kitap o
kitap.Acı çektiriyor ama okutturuyor.”Aşk sahnedeyken , ayrılık kuliste bekler” , “
İşte böyle bir şeysin bende.Hem içimdesin,hem düşecek gibisin.Tıpkı bir nefes
gibi… İçimde tuttuğum sürece benimsin.Bırakırsam gideceksin,bırakmazsam
öldüreceksin.” Daha güzel anlatılabilir miydi? Emin değilim.Her bir sayfada bir
göz yaşını bıraktırdı…
Arka Kapak Yazısı: Kalır gibi gidişlerini izledim önce,sonra
gider gibi kalışlarını…Ve anladım ki ne sen gidebiliyorsun ne ben
kalabiliyorum.Öyle bir hayat yaşıyoruz ki şimdi ; ağlamak gülmenin mâhkumu ,
gülmek ağlamanın gardiyanı gibi sanki…Ve anladım ki ne seninle
ağlayabiliyorum , ne de sensiz gülebiliyorum.
Belki de sen aşka aşıktın , ben üstüme alındım
bilmiyorum.Bir gün gerçekten seni terk edebilecek miyim onu da
bilmiyorum.Üzerine sinen benin kokusunu duymadan yaşayabilecek misin?..Çünkü ,
senden geriye sadece sen kalana dek terk edilmiş olmuyorsun.
İnsan yaşadığı anın değerini yaşadıklarından ötürü değil ,
neler yaşayacağını bilmediğinden ötürü bilmez.Seni çok seviyorum ; bir gün seni
terk etme gücümü kendimde bulup bulamayacağımı bilmeye bilmeye…Anlıyor musun?
Gel ‘biz’ olalım demek kolay…Benimle ‘hiç’ olur musun ?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder